26 Mart 2016 Cumartesi

Elimiz kolumuz bağlı Sadece Dua ediyoruz

Son zamanlarda ülkemiz için zor günler yaşıyoruz. Yönetenler kendileri için her türlü koruyucu önlemi alırken biz sade vatandaşlar her gün ölümle burun buruna yaşayıp gidiyoruz. Akşama eşimize çocuğumuza sağ salim kavuştuysak şükrediyoruz. DÜn akşam günler sonra alışveriş merkezine gittik. Ama paranoyak olmuşum artık herkesin montunun içine bakıyorum. Çok oyalanmadan evimize döndük. Tibet için birşeyler almamız gerekiyordu. Biz bomboş olur diye düşündük ama o kadar kalabalıktı ki. İnadına geziyoruz diyorlar ya. Nasıl güveniyorlar polise. Benim artık hiç inancım kalmadı. Göz göre göre kaç vatandaşımız canından oldu. Kaç anne baba harap oldu. Allahım korusun evlatlarımızı bizleri onlarla terbiye etmesin. 

Ablamlar İzmir'den geldiler ikisi de izin alıp geldi ama kapı dışarı çıkamadık hafta sonu. Korkuyoruz. 

Hasretlik zor bir de böyle uzak olunca insanın aklına her türlü senaryolar geliyor. 

Neyse ,,,,




Şu masumiyete bak. Sabah uyandırmak için gittim yanında Tibetcim uyan dedim uyanmadı. Fotoğraf çekince yarı uykulu yarı uyanık gülümseme kalp ben :)




okulda nasıl poz veriyor anlayamıyorum. Ben sabit yakalayamıyorum kendisini



vee geçenlerde neden kanatlarımız yok diye ağladıktan sonra demirle mercanla oynarken birden aklına neden bizim antenlerimiz yok geldi ve saatlerce onun için ağladı. Bu arada "oğlum biz insanız" dememi hakaret sayıyor :) çocuk da haklı insandan daha merhametli hayvan olabilsek keşke




Demir Tibet ve Mercan üçlüsü. Tibet arabayı vermeyince Mercan için araba aldık. Demir de sonuçta küçük ona da aldık rahat gezdik. İyki erken gelmişsiniz canlarım :)




Demirimiz artık 5 oldu. Zaman ne çabuk geçiyor. 



Şu çirkine bak :)





Tabi ki en çok sevilen oyun yatakta zıplamaca saklanmaca ve gıdıklamaca